sorular,sorular,anlaşılamayanlar bir dağ gibi..sanki kendiliğinden anlatılacak,kendiliğinden hepsi bir bir ortaya çıkacakmış gibi bekliyoruz..
Oysa nasıl da isterdim gölgelerini temizlediğim bir geçmişle karşına çıkmayı, bu kadar şeye göğüs gerdirmeden, olabildiğince sıradan bir yerde başlamayı..
Aşk'ı biz seçmedik biliyorum,bizi karşılaştıran da biz değildik..Öyle bir anda çıktın ki karşıma, ne çıkışını kutlayabildim ne de yaşayabildim seni doyasıya
Seni mutlu eden erkek olmak,senin erkeğin olabilmek için ne kadar da çabalıyorum oysa ki...Mutsuz ettiğimi hissettiğim an çıldırıyorum, yine ne yapıyorum diyorum, yoruluyorum, yetemiyorum belki de...ben sen de kendime yetemiyorum..
Seni öyle seviyorum ki; seninle birlikte büyümeyi çok isterdim, aynı yerleri birlikte öğrenmeyi, sabah kalkıp aynı derse gitmeyi, aynı masada çalışarak sabahlamayı, aynı gençliği paylaşmayı çok isterdim...
Aşık oldum anne
Sen ne kadar anlayamasanda
Sizin zamanlarınızda hani nasıl diyorlardı "Aşk gelir geçer..."
Ya sizin zamanlarınız geçti anne ya siz Aşk'ı görmeden geçtiniz.
Nasıl bir Aşk bu biliyor musun anne?
Hani böyle dizlerin durmaksızın titrer ya
Ne soğuktandır,ne korkudan..
Hani gözlerin pınar gibidir hiç durmaz ya
Ne üzüntüdendir, ne de gözlerimin sululuğundan...
Hani bakarsın bakarsın hiç bitmez ya hani hiç sıkılmazsın
Ne şaşkınlığındandır, ne tanıyamamazlığından..
Hani iki dudağı arasında saklanan iki kelimeye bakarsın ya
Ne köleliğimdendir, ne de buyruğundan...
Hani dayanamazsın ya bir an üzüldüğüne, gözünden gelen bir damla yaşa
Ne anaçlıktandır, ne de acıdığından...
O'nda ne varsa benim gördüğüm anne
Aşk'tandır sadece Aşk'tan...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder